Tekfen Mühendislik’in zamana karşı zaferi

1915 Çanakkale Köprüsü

Asya ve Avrupa kıtalarını Çanakkale Boğazı’nda birbirine bağlayan 1915 Çanakkale Köprüsü, 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi’nin 107. yılında hizmete girdi. Dünyanın en uzun asma köprüsü unvanına sahip olan ve açılışı tüm dünyada ses getiren köprünün kontrollük ve onay süreçlerinin tamamı, Tekfen Mühendislik tarafından yürütüldü.

“Çanakkale Boğazı’nın gerdanlığı” olarak tanımlanan ve güçlü mühendislik uygulamalarıyla öne çıkan 1915 Çanakkale Köprüsü’nün açılışı, 18 Mart Çanakkale Deniz Zaferi’nin 107. yıl dönümünde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da katılımıyla yapıldı. Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunun 100. yıldönümüne atfen orta açıklığı 2023 metre olarak tasarlanan köprü ile Malkara-Çanakkale Otoyolu, Türk ve Koreli firmaların oluşturduğu bir konsorsiyum tarafından inşa edildi. Güney Kore Başbakanı Kim Boo-kyum’un da katıldığı açılış töreni, dünya basınında geniş yer buldu. Köprünün ve 100 km’lik bağlantı yollarının yapımındaki tüm kontrol ve danışmanlık süreçleri Tekfen Mühendislik tarafından yürütüldü.

Türkiye’yi dünyada birinci sıraya taşıdı

Çalışmalarına 2017 Mart ayında başlanan ve bugüne kadar 5 binden fazla kişinin çalıştığı 1915 Çanakkale Köprüsü, Asya ve Avrupa’yı birbirine bağlayan dördüncü köprü oldu. Bu görkemli yapı, iki ayak arasındaki mesafesiyle dünyanın en uzun asma köprüsü olma unvanına sahip. Böylece Türkiye, daha önce Japonya’ya ait olan rekoru kırarak ilk sıraya yerleşti. Marmara Denizi çevresindeki ulaşım ağına büyük rahatlama getiren köprü sayesinde, iki kıta arasındaki yolculuk süresi sadece altı dakikaya indi.

“En”lerin projesi olarak anılıyor

Köprünün ana taşıyıcı kablosunda, dünyanın çevresini dört kez dönebilecek kadar, 162 bin kilometre uzunluğunda tel kullanıldı. Kule kesonları, alan olarak bir futbol sahasını kaplayacak büyüklüğe sahip. Köprünün kuleleri de, 334 metre ile bir asma köprü için bugüne kadar inşa edilmiş en yüksek kuleler. 2.023 metre orta açıklık ve 770’er metre yan açıklıklara sahip olan köprünün yaklaşım viyadükleri ile birlikte toplam geçiş uzunluğu 4.608 metreye ulaşıyor. Köprüde kullanılan 227 bin metreküplük beton sayesinde 5.900 adet evin yer aldığı, 25 bin nüfuslu bir ilçe kurmak mümkün. Köprü ve otoyol projesi kapsamında, 540 bini otoyol güzergâhında olmak üzere, toplam 1 milyon 540 bin ağaç dikildi.

Semboller köprüsü

Köprünün 2.023 metrelik orta açıklığı Cumhuriyet’in 100. kuruluş yıl dönümünü, 318 metrelik çelik kuleleri de Çanakkale Deniz Zaferi’nin kazanıldığı 18 Mart 1915'i sembolize ediyor. Kırmızı-beyaz rengiyle Türk bayrağını temsil eden kulelerin üzerinde, Seyit Onbaşı'nın sırtında taşıdığı top mermisini sembolize eden top mermisi figürleri yer alıyor.

“1915 Çanakkale Köprüsü, Tekfen Mühendislik için bir dönüm noktası!”

SELİM ERGUN

Tekfen Mühendislik Kıdemli Genel Müdür Yardımcısı

Mühendislik sınırlarını yeniden yazarak tarihe geçen 1915 Çanakkale Köprüsü’nün kontrollüğü gibi büyük bir sorumluluğun Tekfen Mühedislik’e verilmesi, projenin yöneticisi Selim Ergun’a göre, şirketin 33 yıldır imza attığı projelerde sergilediği performans ve yarattığı güvenin bir sonucu. 1915 Çanakkale Köprüsü’nü şirket için tarihi bir dönüm noktası olarak tanımlayan Ergun, beş yılda 168 Tekfen mühendis ve teknisyeninin görev yaptığı projeye dair sorularımızı yanıtladı.

1915 Çanakkale Köprüsü projesi için Tekfen Mühendislik’in tercih edilmesini nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu görevlendirme, Tekfen Mühendislik’in hangi özelliklerini yansıtıyor?

Mühendislik sektöründe yeni bir sayfa açan, dünyanın en uzun orta açıklıklı köprüsünün proje ve inşaatının kontrollüğünü yapmak, firmamızın mühendislik piyasasındaki tanınırlığını artırdı ve referans proje havuzumuza eşi olmayan bir mühendislik başyapıtının katılmasını sağladı. Çanakkale Köprüsü, mühendisliğin sınırlarına meydan okuyan bir projeydi. İnşaat sürecindeki pek çok iş, daha önce hiç yapılmamış nitelikte, yeni ve ufuk açıcı mühendislik çözümlerini gerektirdi. Dolayısıyla bu süreçte geceli gündüzlü çalışan 168 mühendis ve teknisyenimiz, dünyada hiçbir mühendislik projesinde elde edilemeyecek çok değerli bir know-how ve deneyim sahibi oldu.

Köprünün proje kontrollüğünü yaparken, işin tüm yoğunluğuna rağmen proje ekibimiz için düzenli bir eğitim programını da hayata geçirdik ve ekibimizin gelecekte bu tür özel köprüleri yapabilecek donanıma sahip olmasını sağladık. Bu görevlendirmede, Tekfen Mühendislik’in yaklaşık 33 yıldır ulaşım-altyapı mühendisliği sektöründe tamamladığı projelerle yarattığı olumlu imaj ve güvenilirliğin çok önemli etkisi olduğunu düşünüyorum. Çanakkale Köprüsü projesinin, Tekfen Mühendislik için bir dönüm noktası olduğunu söyleyebilirim.

Tekfen Mühendislik projede hangi görevleri icra etti?

Tekfen Mühendislik projede, asma köprü ve 100 km otoyolun tüm tasarım ve inşaat işlerinin en başından sonuna -prensip kararlarından, en küçük detaylarına varıncaya kadar- her aşamasının Karayolları Genel Müdürlüğü adına kontrolünü gerçekleştirdi. Çalışmalarımız halen de devam ediyor. Proje trafiğe açılmasına rağmen akışı engellemeyen işlerde yapım sürüyor. Yapılan işleri ana başlıklar halinde özetlersem:

  • Proje yönetimi: İş programı yönetimi, talep (claim) yönetimi ve taleplerin değerlendirilmesi, yapım taşeronlarının değerlendirmesi ve onayı.
  • Proje kontrolü: Tüm ön ve uygulama projelerinin, yapım metodolojilerinin, malzeme şartnamelerinin kontrolü ve onayı.
  • İnşaat kontrolü: Geçici ve kalıcı işlerin projeye, yapım metodolojisine ve malzeme şartnamelerine uygunluğunun kontrolü, malzeme testlerinin, fabrika ve saha kabullerinin denetimi, sahada her imalat öncesinde “go/no go” (olabilir/olamaz) toplantıları ile işe start verilmesi, tüm ölçüm ve harita işlerinin denetimi.

Proje süreci hakkında genel bir değerlendirme yaparsanız hangi başlıklar öne çıkar?

Projenin tek ve kendine özel olması nedeniyle, tasarımın kontrolündeki ve sahadaki arkadaşlar mesleki açıdan her aşamada bazı zorluklarla karşılaştılar. Kadroyu oluştururken özellikle kilit pozisyonlara, daha önce Osmangazi Köprüsü’nde çalışmış arkadaşlarımızı yerleştirmemiz, bu zorlukların aşılmasında önemli katkılar sağladı.

Ama asıl büyük zorluk, zaman baskısına rağmen kaliteden ödün vermeden işi yürütme zorunluluğundan geliyordu. Zaten altı yıl gibi iddialı bir süresi olan böyle bir işin sözleşmedeki süresinden bir yıl önce, yani beş yılda bitirilmesi isteniyordu. Buna bir de inşaatın son iki yılının pandemi koşullarına denk gelmesinin yarattığı zorluklar eklendi. Sahadaki arkadaşlarımız, gece gündüz demeden yaptıkları özverili çalışmalarıyla tüm bu zorlukların üstesinden geldiler ve sorumlu müşavir anlayışıyla, süre baskısına rağmen, kaliteyi sağlamayı önceleyen bir çalışma ortaya koydular. Sonuçtan başta Karayolları Genel Müdürlüğü olmak üzere, projenin tüm paydaşlarının memnun olduğunu gözlemliyoruz.

Tekfen Mühendislik olarak bu projeden ne gibi kazanımlar elde ettiniz?

Öncelikle, dünyada çok az firmada olan ve tüm büyük köprü projelerinde yeterlilik alabilecek bir referansa sahip olup, bu alanda Tekfen Mühendislik’in önünü sonuna kadar açmış olduk. Köprünün hem proje hem de inşaatının en başından sonuna kadar tüm aşamalarının kontrolünü gerçekleştirirken, çok önemli ve özel nitelikte mühendislik yetkinlikleri ve know-how birikimi sağladık. Yüksek nitelikte çok sayıda uzman mühendis ve teknisyenle yetkinlik havuzumuzu genişlettik. Kazandığımız bilgi birikimini içselleştirmek ve ileride de kullanılabilir hale getirmek için iç eğitimler düzenledik. Mühendislik sektöründe, dünyada tanınırlığımız büyük ölçüde arttı.

Böylesine bir başyapıtın Türkiye’ye kazandırılmasında pay sahibi olmak size neler hissettiriyor?

Öncelikle ihale paketini kapattığımız gece yarısı, çalışma arkadaşlarımla paketin önünde çektirdiğimiz resimdeki yorgun ama umutlu duruşumuz aklıma geliyor. Sonra Karayolları Genel Müdürlüğü’ndeki ihalenin açılışında hissettiğim heyecan ve sonuç açıklandığında duyduğum mutluluk. Daha sonra ekibin oluşturulması sürecine başlayarak onlarca kişiyle yaptığım mülakatlar ve çok eski bir Tekfen’li arkadaşımızı (Selçuk Halıcılar) Proje Müdürümüz olarak Karayolları’na kabul ettirme mücadelemiz ve projeyi kendisine emanet edişimiz. Sonrasında da Selçuk Bey yönetiminde ekibimizin, işi büyük zaman baskısına rağmen kaliteden ödün vermeden büyük başarıyla yürütüp trafiğe açacak noktaya getirmeleri.

İnşaat mühendisliği sektörünün zirve noktası olarak rahatlıkla değerlendirilebilecek böyle bir projenin herhangi bir bölümünde yer almak, zaten yeterince büyük bir gurur kaynağı. Ancak bir de bu işin en başından itibaren her aşamasında yer alıp proje ve inşaatın gelişimine tanık olduğum bu süreç, meslek yaşamımın en unutulmaz yıllarını oluşturdu. 33 yıl önce Ulaşım-Altyapı Grubu’nu kurmak üzere katıldığım Tekfen Mühendislik’te tamamladığımız pek çok ulaştırma (otoyol, raylı sistem) projesini, dünya çapında, böylesine prestijli bir projeyle taçlandırmış olmak, benim için çok değerli ve özel.

Proje ekibinin haklı gururu!

1915 Çanakkale Köprüsü’nün yapım aşamasında, dünya çapında ve eşsiz bir mühendislik eserinin ortaya çıkmasına gece gündüz demeden emek veren tüm Tekfenlilerin ortak duygusunu “gurur” sözcüğüyle özetlemek mümkün. İşte o gururu paylaşan ekip üyelerinden bazı notlar...

“Tüm ekip olarak projeyi başarıyla tamamladığımıza inanıyorum.”

SELÇUK HALICILAR

Projedeki görevi: Müşavirlik Teşkilat Başkanı

1915 Çanakkale Köprüsü ve Otoyolu projesi, bana göre ülkemizde son dönemde hayata geçirilen inşaat projeleri içerisinde gerek finansal büyüklük gerekse yapım zorlukları açısından en dikkate değer projelerden bir tanesi. Çanakkale Boğazı gibi hem havası hem de denizi hırçın olan bir coğrafyada, dünyanın iki kule arası en uzun asma köprüsünü dört yıl gibi rekor sayılabilecek bir zamanda tamamlamak, çok ciddi konsantrasyon, organizasyon ve dikkat gerektiriyor. Bizler de bu süreci, müşavirlik teşkilatının 168 çalışanı olarak başarıyla ifa ettiğimize inanıyoruz.

“Son teknoloji ekipmanlar kullanıldı.”

Yörenin meteorolojik koşullarından dolayı tasarlanan iş programına uyabilmekte ve gecikmeleri kompanse etmekte ciddi sıkıntılar yaşadık. Bu sebeple kaybedilen zamanı telafi edebilmek adına, en son inşaat teknolojilerini ve ekipmanlarını kullanarak alternatif çözümler üretmek zorunda kaldık. Örneğin, dört-beş yıl önce inşa edilmiş ve benzer özellikler gösteren Osmangazi Köprüsü’nde uygulanan birçok yapım metodu, inşaat teknolojisindeki en son gelişmeler paralelinde revize edilerek bu köprünün yapımında da kullanıldı. Böylece iş gücü ve zamandan tasarruf sağlandı.

“Projenin tüm emekçileri adına gurur yaşadım.”

Kedi yolu üzerinden yürüyerek Asya kıtasından Avrupa kıtasına geçtiğim günü unutamıyorum. Yaklaşık iki buçuk saat sürmüştü. Yürümenin bile bu denli zor olduğu bir platform üzerinden, toplamda 160 bin km uzunluğundaki çelik tellerden oluşan tel demetleri bir kıtadan diğerine çekilecekti. Bu yükseklikte, böyle zor bir işin, hele ki yılın belli dönemlerindeki son derece uygunsuz hava koşulları da düşünüldüğünde, dört ay gibi kısa bir zamanda tamamlanması, iş programını kontrol eden ve onaylayan biri olarak bana bile imkânsız gibi gelmişti. Titiz bir çalışma sonrası işin 112 günde tamamlandığını görmek, projenin tüm emekçileri adına beni ciddi anlamda gururlandırdı.

“Ecdadımızın savaştığı bu toprakların adından bir kez daha bahsettirmenin haklı gururunu yaşıyoruz.”

NİSA ALEMDAR

Projedeki görevi: Harita Kontrol Mühendisi

Kamulaştırma ve Ölçme Departmanı’nda, Harita Kontrol Mühendisi olarak çalışmaktayım. Mesleğimizin en güzel yanı, hangi projede bulunursak bulunalım, projenin her aşamasına şahitlik ediyor olmamız. 1915 Çanakkale Köprüsü projesinde de, projenin tasarım koordinatlarına uygun ve şartnamede belirtilen toleranslar dahilinde yapılabilmesi adına, ankraj yapısı, kule, ana halat ve çelik tabliye montajı gibi köprünün temel yapılarının tüm aşamalarında görev aldım. Projenin uluslararası nitelikte olması, Türk mühendisliğinin dünya pazarında yer edinebileceğinin açık bir kanıtı. Ecdadımızın savaştığı bu toprakların adından bir kez daha bahsettirmenin haklı gururunu yaşıyoruz. Projenin, eşi benzeri olmayan Çanakkale Zaferi’ni bütün dünyaya hatırlatması, bizler için büyük önem arz ediyor.

“Bu projenin bir parçası olmak, benim için eşsiz bir deneyimdi.”

Bu iddialı proje, kapsamı gereği çeşitli güçlükler barındırıyordu. Denizin 45 metre altından 318 metreye kadar uzanan kule uzunluğu, ana halattan gelen 36 bin ton ve tabliyelerden gelen 55 bin ton yükün yanı sıra rüzgâr ve sıcaklıklara bağlı değişiklikleri de göz önünde bulundurmak ve teknik şartnamede belirtilen tolerans sınırları içerisinde yapıyı tamamlamak, hem saha ölçmelerinde hem de ofis çalışmalarında karşımıza çıkan zorlayıcı unsurlar oldu.

Birçok şehidimizin bulunduğu maneviyatı yüksek bu topraklarda, dünya tarihine adını altın harflerle yazdıran bu projenin çalıştığım ilk mega proje olması, bana haklı bir gurur yaşatıyor. Başta bölge halkı olmak üzere, tüm milletimize hizmet edecek ve ülkemizin kalkınmasına katkı sağlayacak olan bu projenin bir parçası olmak, benim için eşsiz bir deneyimdi. Son çelik tabliye montajından sonra, yıllardır emek verdiğimiz bu projenin tüm ihtişamı ile ortaya çıkmasına şahitlik etmek, unutulmaz bir andı.

“Meslek hayatımdaki en önemli projelerden biri oldu.”

AHMET ÇELİKKIRAN

Projedeki görevi: Kamulaştırma ve Ölçme Başmühendisi

Otoyol ve köprü inşaatı aşamasında yapılan tüm harita ölçümlerinin kontrolü ve metotlarının belirlenmesinden sorumluyum. İlk olarak Marmaray, ardından Osmangazi Köprüsü ve son olarak 1915 Çanakkale Köprüsü projesinde yer almak, benim için meslek hayatımda yakalayabileceğim en iyi fırsatlar anlamına geliyor. Dünyanın en uzun açıklıklı köprü inşaatı olması, Asya ve Avrupa kıtalarını birleştirmesi, bu projeyi benim için özel yapan unsurlar oldu. Ayrıca, bu süreçte Türkiye tarihinin en önemli şehirlerinden birinde çalışmak ve yaşamak da çok güzeldi.

“Ekibimiz zorluklarla başarıyla mücadele etti.”

Projede çeşitli zorluklar da yaşadık elbette. Örneğin, rüzgâr hızı ve köprü açıklığının fazla olmasından dolayı, mevcut yöntemlerle harita ölçümlerinin yapılamaması gibi sorunlarla mücadele ettik. Ölçme grubu olarak projede birçok kritik hatayı önledik. Ancak bunlardan en önemlisi, kesonların batırılması esnasında gerçekleşti. Avrupa kesonunun batırılma operasyonu tamamlanmak üzereyken, müşavirliğimizce keson navigasyon sisteminde yaklaşık 80 cm sapma olduğu saptandı ve gerekli yerlere bilgi verilerek operasyon durduruldu. Yaklaşık beş saat boyunca problem çözülemedi ve müşavirliğimizden yardım istendi. Ekibimiz, mevcut sistemdeki problemleri 10 dakika içinde gidererek maksimum 7,5 cm sapma ile batırma operasyonunu tamamladı. Asya kesonunun batırılması da müşavirliğimizce takip ve teyit edilerek 3 cm sapma ile sonuçlandırıldı. Ekibimiz bunun gibi çeşitli zorluklarla başarıyla mücadele etti.

“Koşullara hızla uyum sağlamak işin en motive edici kısmıydı.”

AYŞE KABATAŞ

Projedeki görevi: Kontrol Mühendisi

Sadece ülkemizde değil, dünyada da varlığı sınırlı sayıda olan böyle bir köprünün yapımında görev üstlendiğim için çok mutluyum. Neredeyse her aşamasına, her uğraşına, her emeğine şahit oldum. İş sürecinde, teorik şekilde eğitimini aldığımız bilgileri pratikte kullanmanın çok farklı olduğunu gördüm. Koşullara hızla uyum sağlamak ise işin en motive edici kısmıydı. Ekip ile çalışmanın mutlak başarıyı getirdiğini, aynı vizyona sahip iş arkadaşlarıyla çalışmanın insanı motive ettiğini gördüm. Böyle bir projeyi hayata geçiren ekipte yer almak, inanılmaz özel ve gurur verici.

“Köprünün açılışında, karne almayı bekleyen çocuklar gibi heyecanlıydık.”

Bu proje benim ilk tecrübem, ilk göz ağrım. Projenin her anı benim için çok kıymetliydi. Ama en belirgin olanı, kesinlikle açılış anıydı. Her aşamasında ilmek ilmek emek verdiğimiz eserimizin sunum günüydü sanki. Karne almayı bekleyen çocuklar gibiydik.

“Tekfen’i en iyi şekilde temsil etmeye çalıştık.”

TAYFUN CİHAN RAKICI

Projedeki görevi: Asma Köprü Yapım Başmühendisi

Projeye, Asma Köprü Temel Başmühendisi olarak başladım ve sonrasında Asma Köprü Yapım Başmühendisi olarak devam ettim. Sahada yapılan işleri denetleyen kontrol mühendislerimizin şefi olarak, yüklenici firmanın tüm saha imalatlarının kaliteli ve tekniğine uygun şekilde yapılması için ekip arkadaşlarımla beraber görev yapıyorum.

“Ben de Tekfenli olarak buradaydım demek, büyük bir gurur.”

Marmaray, Osmangazi Köprüsü ve Kıbrıs İçme Suyu Boru Hattı projelerinden sonra, dördüncü kez iki yakayı birleştiren bir projede yer almanın değeri benim için çok büyük. Dünya çapında rekorları barındıran bu projenin başından sonunda kadar emek vermek ve “Ben de Tekfenli olarak buradaydım” demek, büyük bir gurur. Mühendislik limitlerini tasarım açısından zorlayan saha koşullarında (rüzgâr, deniz akıntısı, yağmur vb.) yapım işlerinin ardı ardına hızla uygulandığı projede, sorunları proaktif davranarak çözmeye çalışmak ve sadece müşavir olarak değil, aynı zamanda yüklenici bakış açısıyla da engelleri çabuk ama kaliteden ödün vermeden aşmak, bizlere oldukça meydan okuyucu zamanlar yaşattı. Yaklaşık beş sene boyunca, 80 bin saha fotoğrafı, 40 bin e-posta ve binlerce dakika telefon görüşmesi ile 7/24 performans göstererek kendimizi ve Tekfen’i en iyi şekilde temsil etmeye çalıştık.

“3.400 tonluk bağ kirişini hassasiyetle yerine koyduğumuz ‘o an’ı unutamıyorum.”

Bu proje, kariyerimde ikinci asma köprü görevi olması nedeniyle, bu alanda uzmanlaşmamı sağladı. Ayrıca, yüklenici olarak 13 yıl görev yaptıktan sonra, işi mühendislik/tasarım ve kontrollük bakış açısıyla da değerlendirmeyi öğrendim. Aylarca tasarımını, saha operasyonunu, olası riskleri ve iş güvenliğini tartıştığımız, yorumlayarak geliştirdiğimiz, Avrupa ve Asya kulelerindeki temel kaideleri birbirine bağlayacak olan 3.400 tonluk bağ kirişini 1 cm hassasiyetle yerine koyduğumuz “o an”ı unutamıyorum.

“Tüm dünyadan mühendislerle birlikte çalışmak keyif verici bir tecrübeydi.”

ONUR DAL

Projedeki görevi: Asma Köprü Proje Başmühendisi

İş pozisyonum kapsamında, müşavirlik teşkilatı bünyesindeki diğer proje mühendisi ekip arkadaşlarımla birlikte, geçici ve kalıcı tüm yapıların tasarım ve projelendirme işlerinin takibi, yönetmeliklere uygunluğunun kontrolü ve teyidinden sorumluyum. Projeye hem yurt içinden hem de yurt dışından pek çok paydaş dahil oldu ve proje, çok sayıda disiplini barındıran, farklı ekiplerin bir araya gelmesi ile yürütüldü. Bu çeşitlilik, dünyanın farklı bölgelerindeki mühendislerle çalışma imkânı sağladığından, hem mesleki hem de kişisel olarak keyif verici bir tecrübe oldu. Asma köprüler, diğer köprü tiplerine göre daha az uygulanan bir teknik. Bu nedenle, asma köprüler için hazırlanmış bir yönetmelik bulunmuyor ve bu alandaki akademik çalışmalar da görece daha sınırlı. Bu da projelendirmede daha çok dikkat ve çaba ihtiyacı doğurdu. Ayrıca iş programının kısa olması, bu süreci daha da zorlaştırdı.

“Köprü açılışında beş yıllık çalışma anılarımız gözümde canlandı.”

Bu projeye beş yıl önceki teklif süreci sırasında başladım ve sonuna kadar tüm sürece dahil oldum. Her anından farklı zevk almakla birlikte, köprünün açılış anında ayrı bir heyecan yaşadım. Zira köprü açılışında, beş yılda yaşanılan tüm anıları anımsayarak tekrar yaşama imkânı buldum. Çanakkale Boğazı’nda bir köprünün planlandığını ilk olarak ilkokul yıllarımda duymuştum. Yıllar sonra bu köprünün proje ve tasarım işinde çalışmak, benim için bu köprünün rekorlar kitabına girmesi kadar önemli ve anlamlı oldu.