Biz evde, teknoloji yanımızda...
"Evde Kal" günlerinde en büyük destekçilerimizden biri de hiç kuşkusuz teknoloji. Bu sayede işimize evden devam edebiliyor, dış dünya ile iletişimimizi güçlü tutabiliyor, boş zamanlarımızı daha iyi değerlendirebiliyoruz. İşte bu dönemde size yardımcı olabilecek bazı teknolojik ipuçları...

Apple ve Google korona izleme sistemini kullanıma açtı
Tüm dünyayı etkisi altına alan koronavirüs nedeniyle teknoloji şirketleri de imkânlarını seferber etmiş durumda. Dünyanın önde gelen teknoloji şirketlerinden Apple ve Google da, koronavirüsle mücadelede bluetooth teknolojisinin kullanımına olanak veren bir çalışma için iş birliği yapacaklarını açıklamıştı. Bu ortaklığın ürünü olan koronavirüs izleme sistemi, kamusal sağlık kuruluşlarının kullanımına sunuldu.
Google ve Apple'ın geliştirdiği uygulama, cep telefonlarının bluetooth aralığından geçen herkesi tespit edebiliyor. Böylece o kişide koronavirüs tespit edildiği takdirde, temas etmiş olabileceği tüm kişiler tespit edilip, sağlık kuruluşlarıyla paylaşılacak. Ayrıca temas haline geçen kişilere de bildirim gönderilebilecek.
Bugüne kadar 22 farklı ülkeden kamu sağlığı kurumları sistemi test etmek için başvuruda bulundu. Avrupa'da bu teknolojiyi kullanacak ülkeler arasında Almanya, İsviçre, İrlanda, Hollanda, Letonya ve İtalya bulunuyor.
İnternette hız rekoru kırıldı
Avustralyalı araştırmacılar, internet bağlantısı hızında dünya rekoruna ulaştılar. Monash, Swinburne ve RMIT Üniversitelerinin Melbourne'ün internet altyapısını kullanarak gerçekleştirdiği denemede, veri aktarımında saniyede 44,2 terabayt (TB) hıza ulaşıldı. Bu hızla, 1000 adet yüksek çözünürlüklü filmi bir saniyede indirmek mümkün.
Monash Üniversitesi'nden Dr. Bill Corcoran, bu hıza ulaşabilmek için yüzlerce kızılötesi lazer içeren "micro-comb" optik çiplerin kullanıldığını açıkladı. Micro-comb teknolojisinin en önemli özelliği, mevcut fiber-optik altyapısıyla birlikte kullanılabilmesi. Dr. Corcoran, "İki üç yıl içinde laboratuvarlarda bizimkine benzer cihazların üretileceğini ve beş yıl içinde bunun ticari kullanımının başlayacağını tahmin ediyoruz," şeklinde konuştu.
İnternet hızının artması, birçok hizmete daha kolay ulaşım için büyük önem taşıyor. Koronavirüs salgınında dünya genelinde internet altyapısı üzerindeki baskı artmıştı. Önümüzdeki yıllarda 5-G ve sürücüsüz araba teknolojisinin yaygınlaşmasıyla talebin daha yükselmesi bekleniyor.


Netflix eski görüntü kalitesine dönüyor
Koronavirüs sebebiyle aşırı derecede artan internet kullanımı geçtiğimiz aylarda Avrupa'daki internet altyapısının çökme noktasına gelmesine neden olmuş, bunun üzerine Netflix ortaya çıkabilecek sorunları engellemek amacıyla dizi ve filmlerin görüntü kalitesini geçici olarak düşürme kararı almıştı. Netflix'in bu kararına YouTube ve Apple TV gibi servisler de katılmıştı.
Koronavirüs nedeniyle görüntü kalitesini düşüren platformlar, salgının etkisini biraz azaltmasıyla normal akışlarına dönmeye başladı. Netflix, normalleşme takvimine uygun olarak HD kalitesinde izleme deneyimi sunmayı sürdürecek.
17 yaşında lise öğrencisinden 8 milyon dolara ret!
Koronavirüs salgını ile birlikte bu konuda sayısız internet sitesi kuruldu. Fakat aralarından bir tanesi diğerlerinden ayrışıyor. 17 yaşındaki lise öğrencisi Avi Schiffmann'ın kurduğu nCoV2019.live adlı platform, günde 30 milyonu aşkın ziyaretçisiyle adeta bir fenomen. Schiffmann, siteyi salgının ilk günlerinde internetteki bilgi kirliliğinin önüne geçmek amacıyla kurduğunu söylüyor. Sitenin çok yüksek bir trafiğe sahip olması revlamverenlerin de dikkatini çekmiş. Kendisiylle reklam amaçlı olarak birçok şirketin bağlantı kurduğunu belirten Schiffmann, 8 milyon dolarlık bir teklifi geri çevirdiğini söylüyor.
Kâr amacı gütmeyen site, kullanıcıların bağışları ile yaşamını sürdürüyor. Sitenin ziyaretçileri, sağ üst köşede görülen "Bana kahve ısmarla" butonuna tıklayarak, dilerlerse genç girişimciye 3 dolarlık bağış yapabiliyor.


Sağlık Bakanlığı'ndan Covid-19 uygulaması
Sağlık Bakanlığı, Covid-19 salgınıyla mücadele kapsamında, vatandaşların yaşadıkları bölgedeki risk durumunu kontrol edebileceği "Hayat Eve Sığar" mobil uygulamasını hayata geçirdi.
App Store ve Google Play Store üzerinden ücretsiz indirilebilen uygulama sayesinde kullanıcılar, sağlık durumlarında değişim gördüklerinde bunu her gün doldurabilecekleri sağlık testiyle doktora bildirebiliyor. Ayrıca uygulamadaki harita sayesinde bölgesel risk yoğunluğunu da takip edebiliyor. Uygulama, riskli bölgelere yaklaştığında kullanıcıyı uyarıyor ve haritada anlık olarak yaklaşmaması gereken alanları gösteriyor. Kullanıcılar ailelerini ya da yakınlarını da listeye ekleyerek onların da riskli bölgelerden uzak durmasını sağlayabiliyor.
Hızla yaygınlaşan uygulama: Telegram
Son zamanlarda adını giderek daha fazla duymaya başladığımız Telegram, diğer mesajlaşma uygulamalarından ayrışan bazı özelliklere sahip. 2013 yılında Rus yazılımcılar tarafından geliştirilen Telegram'ın en önemli özelliği çok hızlı ve ultra güvenlikli olması. Öyle ki, düzenlenen yarışmalarda mesajlara dışarıdan ulaşabilenlere büyük ödüller vaat edilmesine rağmen bugüne kadar kimse bunu başaramamış. Uygulama, istenirse sohbetlerin belirlenen bir süre sonunda silinmesini de sağlıyor.
Her platformda çalışabilen uygulama, sohbet geçmişini cihaz yerine özel bulut tabanlı sunucularda saklıyor. Bu nedenle de farklı bir cihazdan dahi mesajlara ulaşmak mümkün. Bu özellik ayrıca mesajlaşma hızını da artırıyor. Tamamen ücretsiz olan uygulamada 200 bin kullanıcıya kadar grup oluşturulabiliyor ve 1.5 GB’a kadar dosya paylaşılabiliyor.


IBM'in ücretsiz dijital eğitim platformu Türkiye'de
IBM, 14-20 yaş grubundaki öğrenciler ile öğretmenlerine yapay zekâdan bulut teknolojilerine, siber güvenlikten blok zincirine kadar farklı birçok teknoloji hakkında eğitim içeriği sağlayan dijital eğitim platformu Open P-TECH'i Türkiye'de hizmete soktu. Tamamen ücretsiz olarak kullanılabilen platform, gençleri teknik bilgiler dışında özgeçmiş yazma ve mülakat gerçekleştirme gibi profesyonel beceriler konusunda da geliştirmeyi amaçlıyor.
Youtube'a yüklenen ilk video 15 yaşında
ABD’de bir video barındırma sitesi olarak kurulan YouTube’a ilk video 23 Nisan 2005 tarihinde yüklendi. Videonun sahibi YouTube'un üç kurucusundan biri olan Bangladeş asıllı Jawed Karim. Görüntünün çekildiği yer ise Kaliforniya'nın San Diego şehrindeki bir hayvanat bahçesi.
Sadece 19 saniye uzunluğundaki video o günden bu yana 92 milyon kez görüntülenmiş ve 5,3 milyon yorum yapılmış.

Apple’dan çocuklara 30 yaratıcı etkinlik
Koronavirüs gerek aileleri gerek çocukları evlerinde mümkün olduğunca çok vakit geçirmek zorunda bırakırken Apple, çocuklar için bu dönemi daha eğlenceli hale getirmeye yönelik 30 yaratıcı etkinlik hazırladı.
Küçük yaş grubundaki çocuklar için yapıcı ve öğrenmeye yönelik aktiviteleri kapsayan 30 etkinlik, iPad ve iPhone üzerinden oynanabiliyor. Seri, renk bilgisi dağarcığını geliştirmek, bir nesnenin fotoğrafını çekip onu bir karaktere dönüştürmek, dijital beceriler kazanmak, duygu durumunu yansıtan emoji oluşturmak, kartpostal yapmak ya da Siri’den bir şaka anlatmasını istemek gibi çeşitli aktivitelerden oluşuyor.
WeTransfer’den “rengârenk” bir deneyim
Dosya transferleri için artık elimiz ayağımız haline gelen WeTransfer, kullanıcılarına sürükleyici bir deneyim yaratmak için sanatçı Zach Lieberman ile ortak geliştirdiği "Color Push" projesini devreye aldı.
Kullanıcılarına 90 saniyelik deneyim yaşatan tasarım, sanata ilgi duyan kullanıcıların imleçlerinin hareketiyle, elleriyle, kafalarıyla ve de web kamerası aracılığıyla tasarım yapmalarını sağlıyor. Ayrıca kullanıcılar, #colorpush etiketini kullanarak sanat eserlerini sosyal medyada paylaşabiliyor.


Koronavirüs hareketliliğimizi nasıl etkiledi?
Koronavirüs ile mücadele için yapılan "Evde kal" çağrılarına hangi ülke, ne oranda uydu? Google ve Apple, Türkiye dahil kullanıcıların konum verilerinden ve harita uygulamalarından yararlanarak ülkelerdeki koronavirüs hareketliliğini analiz etti.
Türkiye raporuna göre hareketlilikteki en fazla azalma alışveriş ve eğlence kategorisinde yaşanırken, kullanıcıların evde kalma oranı normal zamana göre büyük artış gösterdi. Bu ilginç araştırmanın sonuçlarına aşağıdaki linklerden ulaşabilirsiniz.
YouTube Music’e "Keşfet" özelliği geldi!
YouTube’un online müzik platformu YouTube Music için yeni bir güncelleme yayınlandı. Güncelleme ile gelen "Keşfet" sekmesi, kullanıcıların yeni şarkı ve çalma listelerine ulaşmasını kolaylaştırıyor.
Eklenen yeni özellik sayesinde kullanıcılar yayınlanan yeni albümler ve şarkılara kolayca ulaşabiliyor, üstelik yeni eklenen "Ruh Halleri ve Türler" bölümüyle farklı anlar için farklı çalma listesi önerilerine ulaşabiliyor.
