Tüpraş ile yeniden…
Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşu olan Tüpraş’la ilişkisi neredeyse 60 yıl öncesine uzanan Tekfen İnşaat, yeni projelere imza atarak Tüpraş portföyünü güçlendirdi. Böylece Tekfen’in halihazırda Tüpraş için yapmakta olduğu proje sayısı üçe yükseldi.
Yola ilk çıktığı günden beri “en iyi bildiğin işi en iyi şekilde yap” düsturuyla hareket eden ve kalitesi, sözüne sadakati ve zamanında teslim ettiği projeleriyle öne çıkan Tekfen, Tüpraş’la dünden bugüne uzanan verimli iş birliğini sürdürüyor. Henüz İzmit Rafinerisi’nin İPRAŞ adıyla anıldığı 1965 yılında kurulan ilk bağ, sonraki yıllarda sayısız projeyle giderek gelişti. Rafinerinin farklı alanlardaki ihtiyaçları, 1970 yılında Tekfen İmalat’ın kurulmasında da rol oynadı. Tekfen, sadece İzmit Rafinerisi’ne değil, bugün Tüpraş’ın çatısı altında bulunan Batman, İzmir ve Kırıkkale Rafinerilerine yönelik olarak da birçok projeyi hayata geçirdi. Bugün dört rafineride de Tekfen’in inşa ettiği depolama tankları, borulama ve tesisat işleri, terminal, endüstriyel tesisler ve altyapı tesisleri başarıyla hizmet veriyor. Tekfen, üstlendiği büyük çaplı projelerin yanı sıra Tüpraş tesislerinin bakım ve onarımına da destek veriyor, mühendislik çözümleri sunuyor, Tekfen İmalat ve Ceyhan Çelik Yapı İmalat Fabrikası ile de Tüpraş’ın ihtiyaçlarına çözümler sunuyor.
Tekfen’in halihazırda Kırıkkale Rafinerisi’nde yürüttüğü iki ana projeden biri olan Sülfür Geri Kazanım Ünitesi’nin sözleşmesi 2021 yılında imzalandı. Toplam süresi 36 ay olan proje, EPC bazında tüm mühendislik, ekipman-malzeme temini ve yapım işlerini kapsıyor. Yangınla Mücadele Sistemlerinin Modernizasyonu 3. Etap İşleri Projesi’nin sözleşmesi de 2022 yılında imzalandı. Projeyle rafinerinin mevcut yangın sistemlerinin modernize edilmesi hedefleniyor.
Tüpraş’ın İzmir Rafinerisi’nde 2022 yılında üstlenilen FCC (Fluid Catalytic Cracking) Revamp Projesi ise rafineride düşük değerli ham petrol ürününü, daha yüksek değere sahip benzin ve LPG gibi hafif ürünlere çeviren FCC ünitesinin yenilenmesini içeriyor. Emisyon azaltımı, regülasyonlara uyum ve verim artışı sağlayacak olan projede Tekfen Mühendislik de detay mühendislik yüklenicisi olarak yer alıyor.
Her üç projenin detaylarını ve Tüpraş ile Tekfen arasındaki ilişkinin geçmişten gelen önemini, projelerin yöneticiliğini yapan Cem Özbay, Mustafa Kemal Sevinç ve Hasan Gedik ile konuştuk.
“Bu projeyi de planlanan takvim içerisinde, Tekfen’e yakışır iş güvenliği ve kalite anlayışıyla işverenimize teslim etmeyi hedefliyoruz.”
Öncelikle sizleri tanıyarak, sorumlu olduğunuz projeler hakkında bilgi alabilir miyiz?
CEM ÖZBAY
Ben Kırıkkale Rafinerisi’nde yürüttüğümüz Sülfür Geri Kazanım Projesi’nde Proje Müdürü olarak görev yapıyorum. Tüpraş bünyesinde halihazırda devam eden üç projemiz var. Ancak geriye dönüp bakarsak 80’lere, hatta 70’lere kadar giden projeler olduğunu görüyoruz. Aliağa Nafta Kompleksi Nafta Parçalama Tesisi, Kırıkkale’de yaptığımız tank çiftliği, İzmir Rafinerisi’ndeki Hidrokraker ve İlgili Üniteler Projesi, İzmit Rafinerisi’ndeki Ünikraker ve Yardımcı Üniteler Projesi, yine aynı rafinerideki Fuel Oil Dönüşüm ve FCC Revamp Projeleri, geçmişte tamamlanan projelerin en öne çıkanları. Kısa bir ara dışında, neredeyse ardı ardına, bir proje bitmiş başka bir proje başlamış. Şartlar değişmiş, dünya değişmiş ama aradaki ilişki hep baki kalmış. Ben bu projeden önce İzmit’teki FCC Projesi’nde de görev aldım; ayrıca dolaylı olarak Tüpraş için yürüttüğümüz bakım ve onarım işlerinde de bulundum.
Şimdiki projemizin kapsamı, ham petrolün içerisindeki kükürt sebebiyle, rafineri proseslerinde oluşan toksik gazlardaki sülfürlü bileşiklerin elementel kükürte dönüşümünü sağlamak. Bu, hem emisyon değerlerinin azalmasını hem de istenmeyen kükürt gazının geri kazanılmasını sağlayacak. SRU projesini önceki Tüpraş projelerinden ayrıştıran en önemli özellik ise tüm mühendislik, tedarik ve yapım işlerini kapsayacak şekilde bir EPC projesi olması. Bu, Tekfen tarihindeki rafineri projelerinde bir ilk olacak. Bütün mühendislik işlerini Tekfen Mühendislik, bütün satın alma ve yapım işlerini Tekfen İnşaat, ekipman imalatlarının önemli bir bölümünü de Tekfen İmalat gerçekleştirecek. Bu, şirketler arasındaki sinerji açısından da çok özel bir proje. Bir toplantıya giriyoruz, TİTAŞ yapım ekibi orada, TEMAŞ orada, TİMAŞ orada, TİTAŞ’ın satın alma departmanı orada... Bu, görmeyi her zaman çok arzuladığımız bir görüntü.
Çalıştığımız alan rafinerinin içerisinde. Sülfür Geri Kazanım Ünitesi’ni, çalışan bir rafinerinin içerisinde inşa edeceğiz. Dolayısıyla bütün iş izinleri, çalışma prensipleri, yapım metotları gibi konularda Tüpraş’ın kurallarına tabiyiz. İşletme sahibi işverenlerle çalışmanın şartları biraz daha farklı oluyor; hızlı, proaktif ve interaktif olmayı gerektiriyor. Teknik emniyet ve iş sağlığı zaten her zaman dikkat ettiğimiz hususlar. Ama çalışma ortamının rafineri gibi yüksek risk içeren bir tesisin içinde olması çok daha dikkatli çalışmamızı gerektiriyor. Sonuç olarak, bu projeyi de planlanan takvim içerisinde, Tekfen’e yakışır iş güvenliği ve kalite anlayışıyla işverenimize teslim etmeyi hedefliyoruz.
Tüpraş Kırıkkale Rafinerisi Sülfür Geri Kazanım Projesi ekibi
İzmir Rafinerisi’ndeki koşullar da çok farklı değildir diye düşünüyorum. Yanılıyor muyum?
MUSTAFA KEMAL SEVİNÇ
Haklısınız, çalışma ortamı olarak iki proje birbirine benziyor. Ancak İzmir’deki projenin içeriği farklı. FCC Ünitesi, ağır hidrokarbonlu ürünlerin nafta gibi, gasolin gibi daha hafif hidrokarbonlu ürünlere dönüştürüldüğü bir ünite. Bu proje ile FCC Ünitesi yenilenerek verim artışının sağlanması ve piyasa değeri daha yüksek ürünlerin elde edilmesi hedefleniyor. Bu projeyi benim için özel kılan sebeplerden biri de kariyerimde ilk kez Proje Müdürlüğü yapıyor olmam. Benim Tekfen ailesi ile tanışmam 2000 yılında Sugözü Termik Santrali ile oldu. 22 yıl boyunca Tekfen’in birçok petrokimya ve rafineri projesinde farklı kademelerde yer aldım. Geçtiğimiz yıllarda Tüpraş’ın İzmit Rafinerisi’nde yaptığımız FCC Projesi’nde de Proje Müdür Yardımcısı olarak çalıştım. Buradaki FCC projesi, İzmit’tekiyle proses olarak hemen hemen aynı, ancak kapsam olarak daha büyük.
Burada da faaliyette olan bir rafineri içerisinde, tüm iş emniyeti ve teknik gereksinimlere uygun bir şekilde çalışıyoruz. Bizler için diğer bir gurur kaynağı mühendislik işlerinin Tekfen Mühendislik tarafından, projemizin önemli ekipmanlarının yapım işlerinin Tekfen İmalat tarafından, yapısal çelik, boru spool ve support imalatlarının ise Ceyhan Fabrikamızda yapılacak olması. Yapım işleri için de deneyimli bir kadroyla sahadayız. İyi koordine olarak güçlü sinerjiden yararlanmak istiyoruz.
Hiçbir aksaklığa, gecikmeye tahammülü olmayan bir proje!
Kesinlikle! Burada, idarenin dışında beraber çalıştığımız başka bölümler de var. Emniyet grupları, işletme grupları gibi… Çok sayıda bölüm ile çalışmanın beraberinde getirdiği bazı zorluklar oluyor ama geçmiş Tüpraş deneyimlerimiz ve idarenin de katkılarıyla çözüm ve sonuç odaklı çalışıyoruz. Sözleşme haziran ayında imzalandı, biz temmuz ayında mobilize olduk. Onaylı iş planına göre fore kazık, yapısal betonlar, kablo kanalları, altyapı borulama deplase işleri ve çelik montaj çalışmalarına başladık. Sonrasında borulama, ekipman montajı ve elektrik-enstrüman işleriyle projemize hız vererek çalışmalarımıza devam edeceğiz.
“Geçmiş Tüpraş deneyimlerimiz ve idarenin de katkılarıyla çözüm ve sonuç odaklı çalışıyoruz.”
İzmir FCC Proje Ekibi
Tüpraş İzmir call-off ekibi
“Tekfen çatısı altındaki her şirketin sahip olduğu birikim ve deneyimleri bir arada kullanabilmek önemli bir sinerji yaratıyor.”
Hasan Bey, siz uzun yıllardır Tüpraş’la ilgili farklı işlerde görev alıyorsunuz. Konuyu bir de sizin ağzınızdan dinleyebilir miyiz?
HASAN GEDİK
Ben 2003 yılında Tekfen’de çalışmaya başladım. İlk projem Bakû-Tiflis-Ceyhan (BTC) Projesi kapsamındaki Ceyhan Terminali inşaatıydı. O projede 2007 yılında dükkânı en son ben kapattım, aynı yıl BTC Boru Hattı’nın tamir işleri ihalesini aldık. Bu bir çerçeve sözleşmesiydi, ihtiyaca göre değişik işler çıktıkça bunları fiyatlandırarak yerine getiriyorduk. Ben 2009 yılından sonra orada Proje Müdürü olarak devam ettim, şu anda buradaki birçok arkadaşımız da o projede yetişti. Burada edindiğimiz tecrübeyi, yıllar sonra benzer bir çerçeve sözleşmesini 2020 yılında imzaladığımız Tüpraş işlerine de aktardık. Bu yıl, yine çerçeve sözleşme kapsamında Yangınla Mücadele Sistemlerinin Modernizasyonu 3. Etap İşleri geldi. Proje, geniş bir alanda yangınla ilgili ilave boruların döşenmesi, iki tane yangın tankının yapılması ve pompa binasının inşasını kapsıyor. Bu, kapsam olarak öncekilerden çok daha büyük ve uzun süreli bir proje.
Genelde yeni bir şantiye kurarken ekip oluşturmak kolay değildir. Yeni bir iş aldığımızda şantiye şefi, İSG, mühendis ve formen kadrosuyla hemen işverenin karşısına 15-20 kişilik bir ekip çıkartabilmek bizi farklı kılıyor. Hem İzmir’de hem Kırıkkale’de, Tekfen’in iki ayrı şantiyesinin daha olması gücümüze güç katıyor. Beraber daha güçlü bir Tekfen duruşu sergiliyoruz. Tüm ekipler gayet iyi anlaşıyor, yardımlaşma üst düzeyde. Bunun da faydalarını görüyoruz. Bu gibi projelerde gücü birleştirmek çok önemlidir. Türkiye’de hem bünyesinde mühendislik grubu bulunduran, aynı zamanda çelik ve ekipman imalatı yapabilen, hem de inşaat grubu olan çok fazla şirket yok. Tekfen çatısı altındaki her şirketin sahip olduğu birikim ve deneyimleri bir arada kullanabilmek önemli bir sinerji yaratıyor. Çalışanların uzun yıllardır birbirini tanıyor olması da herkesin birbirinden destek almasına imkân sağlıyor. Tekfen şemsiyesi altında birleşmiş olmak, her bireyi birkaç seviye yükseltiyor ve ortaya iyi işlerin çıkmasına sebep oluyor.
CEM ÖZBAY
Hasan Bey çerçeve sözleşme altında yapılan işleri gayet mütevazı bir şekilde aktardı. Ancak bunlar görece düşük bütçeli projeler olsa da, hepsi canlı tesis içerisinde ve kısıtlı zamanda, işveren idarenin öngördüğü sürede tamamlanması gereken işler. Ben o işleri, özel projelere döşenmiş taşlar olarak değerlendiriyorum.
Biz de hepinize katkılarınızdan dolayı teşekkür ediyor, projelerinizde kolaylıklar ve başarılar diliyoruz.
Tüpraş Kırıkkale Rafinerisi Yangınla Mücadele Sistemlerinin Modernizasyonu 3. Etap İşleri Projesi ekibi