“Haditha, Tekfen Mühendislik’in Grup Şirketlerine nasıl katma değer sağlayabileceğini gösteren bir proje.”
Tekfen Mühendislik, geçtiğimiz Mart ayında Honeywell UOP ile Irak’ta North Refineries Company’nin (NRC) Haditha Rafinerisi’nde üretilen benzinin kalitesini artırmaya yönelik bir ön mühendislik ve tasarım (FEED) projesi imzaladı. Proje, dünyanın önde gelen proses lisansörlerinden UOP ile bu kapsamda bir iş birliğine imza atan Tekfen Mühendislik açısından önemli bir köşe taşı olmaya aday. Ayrıca 2023 sonunda tamamlanması planlanan FEED aşamasının ardından, rafineri için gerekli proses ekipmanlarının üretimi ve ek tesislerin inşası için Tekfen Taahhüt Grubu şirketlerinin EPC bazında kapsamlı bir projeye imza atması bekleniyor. Modüler tasarım ve imalat alanında Tekfen’e önemli katkı sağlaması beklenen ve Grup içi sinerjinin başarılı bir örneği olarak bundan sonraki benzer projeler için örnek teşkil edecek olan bu özel projenin detaylarını, Haditha Proje Müdürü Steven Struyf’a sorduk.
Haditha projesinin amacı ve kapsamından kısaca bahseder misiniz?
North Refineries Company (NRC), halihazırda 85 oktan düşük kaliteli benzin üreten bir rafineri işletiyor. Oysa, Irak pazarında daha yüksek kaliteli benzine yönelik büyük bir talep var. Bu nedenle şirket, benzin kalitesini 91 oktana yükseltmek için “Yeni Benzin Kompleksi” projesini hayata geçirdi. İmzaladığımız proje, kurulacak tesisin ön mühendislik ve tasarım (FEED) faaliyetlerini kapsıyor. Bu fazın amacı, proje için NRC’ye ön mühendislik tasarımı geliştirmek ve toplam yatırım maliyetini sunabilmek. FEED aşaması süreç genelinde önemli bir adım olsa da nihai amaç, Tekfen Taahhüt Grubu’na projenin tamamını bir EPC (Mühendislik, Tedarik ve İnşaat) projesi olarak kazandırmak.
Tekfen Taahhüt Grubu projede hangi sorumlulukları üstleniyor?
Tekfen Mühendislik, projeye yönelik olarak FEED sürecini iki ana başlık altında yürütüyor. Bunların birincisi, batarya sınırları içerisindeki (ISBL) işler. Bunlar, Honeywell UOP tarafından NRC’ye lisans verilen ve UOP’nin temel tasarımını gerçekleştirdiği ana proses birimlerini (Nafta Hidroişlem Ünitesi, Platformlama Ünitesi ve Par-Isom™ İzomerizasyon Ünitesi) kapsıyor. Tekfen Mühendislik’ten bu kapsamda, UOP’nin bu birimlerin modüler tedariki için bir maliyet hesaplamasına olanak sağlayacak ek mühendislik işlerini yapması bekleniyor. İkinci başlıkta ise batarya sınırları dışındaki (OSBL) işler yer alıyor. ISBL birimlerinin amaçlandığı gibi çalışmasını sağlayacak ve NRC’nin kaliteli benzini yerel pazara satmasına olanak tanıyacak tesisler (buhar, hava, güç sistemleri, yakma bacası, enstrümantasyon ve kontrol sistemleri, vb.), altyapı tesisleri (binalar, yollar, çitler, yeraltı yapıları, vb.) ve depolama-yükleme tesisleri bu başlık altında yer alıyor. Bu kısımda Tekfen Mühendislik’in temel ve ön mühendislik tasarımını tamamlamasının yanı sıra, genel proje yatırım maliyeti hesaplamalarının bir parçası olan ekipman ve paket sistemler için de kestirimlerde bulunması bekleniyor.
Tekfen İmalat, EPC olarak basınçlı kapların, proses kulelerinin ve ısı eşanjörlerinin yanı sıra UOP için yine EPC bazında ISBL modüllerinin ve OSBL bölümündeki bazı modüler sistemlerin/bölümlerin üretiminden sorumlu olacak.
Tekfen İnşaat, UOP ile mevcut mutabakata dayalı olarak, projenin inşaat, kurulum, işletmeye alma ve ilk çalıştırma süreçlerinin EPC bazında ana yüklenicisi olacak. Ayrıca, Tekfen Mühendislik ve UOP tarafından yapılan kestirim ve maliyet hesaplamaları ile birlikte, UOP’ye teslim edilecek olan projenin toplam yatırım maliyetinin hesaplanması da Tekfen İnşaat’ın sorumlulukları arasında.
HMB (Hallesche Mitteldeutsche Bau AG) ise, toplam yatırım maliyeti hesaplandıktan sonra, projenin bir kısmının uluslararası kuruluşlar tarafından finanse edilmesi gerektiği takdirde devreye girecek. HMB, proje kapsamındaki ekipman ve sistemlerin satın alınmasına aracılık edebileceği gibi, uluslararası ve devlet kredi kuruluşlarından sağlanacak proje finansmanında da rol alabilir. Bununla birlikte, HMB’nin katılım durumu ancak NRC’nin finansman ihtiyacı belli olduğunda netleşecek.
Tekfen Mühendislik’in projeye ilgisi ne zaman başladı? Proje üzerindeki çalışmalar ne kadar süredir devam ediyor?
UOP, 2021 yılının ortalarında Tekfen Mühendislik ile temasa geçti ve proje hakkında bir bilgilendirme yaptı. Projeye yönelik nasıl bir iş birliği yapılabileceğini görüşmek ve tarafların faaliyet alanlarını belirlemek için 2021’in ikinci yarısında Irak’ın Erbil kentinde UOP ve NRC ile çeşitli toplantılar gerçekleştirildi. Toplantılar ve kapsam netleştirme çalışmaları, 2022’nin ilk yarısında, Tekfen Mühendislik tarafından ana yüklenici konumundaki UOP’ye sunulan FEED teklifleriyle devam etti. Müşteriyle görüşmelere devam eden UOP, 2023’ün başında NRC ile FEED sözleşme görüşmelerini tamamladı. Akabinde UOP, 2023 Mart ayında Tekfen Mühendislik ile sözleşme imzaladı.
FEED fazı için tahmin edilen süre 8 ay olup, hedeflenen bitiş tarihi Aralık 2023. Bu süre, uluslararası standartlar göz önüne alındığında, bu büyüklükteki bir proje için oldukça iddialı bir takvim olarak kabul edilebilir. Tekfen Taahhüt Grubu ile nihai EPC sözleşmesinin ise Nisan 2024’te imzalanması bekleniyor. Yeni tesisin 3 yıl içinde devreye alınması öngörülüyor. Tekfen Mühendislik için ek detay mühendislik işleri, Tekfen İmalat için ekipman ve modüllerin üretimi, Tekfen İnşaat için ise tesisin inşası EPC sürecinin başlıca kilometre taşları olacak.
Siz projeye nasıl dahil oldunuz? Kendiniz hakkında kısaca bilgi verebilir misiniz? Projedeki rolünüz nedir?
1999 yılında Belçika’nın Leuven Üniversitesi’nden Kimya Mühendisliği alanında yüksek lisans derecesi ile mezun oldum. Belçika’daki bir kauçuk şirketinde stajyer olarak çalışmaya başladım. Yaklaşık 6 ay sonra SNC-Lavalin’in Belçika ofisinde Proses Mühendisi olarak görev aldım. Orada yönetici olarak deneyim kazandıktan sonra 2003 yılında Honeywell UOP’ye katıldım. Şirkette Proses Tasarım Mühendisi, Müşteri Hizmetleri Mühendisi, Satış Destek ve İş Geliştirme Müdürü ve Satış Müdürü gibi farklı pozisyonlarda 19 yıl çalıştım. UOP’deki son görevim, Modüler Projeler Bölümü’nde Proje/Teklif Yöneticiliği idi.
UOP’deki bu son görevim sırasında Tekfen Taahhüt Grubu’nu, özellikle de Tekfen Mühendislik’i daha yakından tanıma imkânım oldu. Çünkü UOP, o tarihlerde Irak’taki çoğunlukla doğal gaz santralleri ile ilgili olarak, çeşitli EPC ve modüler tedarik tekliflerinin hazırlanmasında Tekfen ile birlikte çalışıyordu. Ama çeşitli sebeplerle bu iş birliği kayda değer bir ilerleme kaydedemedi. 2021 yılının ortalarında, beni UOP’den tanıyan Tekfen Mühendislik yönetimi, bana cazip bir kariyer fırsatı sundu. Bununla ilgili birkaç görüşme yaptık. Şirketle daha önce iyi ilişkiler kurmuş biri olarak, Tekfen Mühendislik kültürünü beğendiğim ve yönetimin ortaya koyduğu iddialı vizyon ilgimi çektiği için, İş Geliştirme Grubu’na katıldım.
Ekibe katıldığım andan itibaren çoğunlukla UOP ile ilişkileri sürdürmeye odaklandım. Bu noktada FEED’in teklif aşamasına ve UOP ile projenin tasarlanması süreçlerine hızlı bir şekilde dahil oldum. FEED görevinin bize verileceği netleşince, UOP’deki iş süreçlerine aşina olduğum için, şirket yönetimi Proje Müdürü olarak beni görevlendirmek istedi. Ben de bu rolü üstlenmeyi memnuniyetle kabul ettim. Başlıca görevim, projeye atanan mühendislik ekibine rehberlik etmek ve bu kısa zamanda projeyi en iyi şekilde tamamlamak olacak.
Projenin bütçesi nedir? Proje ne kadar sürecek ve kaç kişi istihdam edilecek?
FEED bütçesinin, endüstri segmentimiz içindeki uluslararası kriterlere göre oldukça rekabetçi olduğunu söyleyebilirim. Aynı zamanda bu projenin, detay mühendislik projelerine kıyasla kârlılık açısından kayda değer bir iyileştirme sağlayacağını ümit ediyoruz. FEED faaliyetlerinin zirve yaptığı noktada -ki şu anda bu noktaya yaklaşmaktayız- Proses, Teknoloji, Döner Ekipman, Boru Tesisatı ve Yerleşimi, Elektrik, Enstrümantasyon, İnşaat ve Yapısal, Altyapı, Risk ve Güvenlik, Jeoteknik, Yangınla Mücadele ve İklimlendirme gibi Tekfen Mühendislik departmanlarının neredeyse tamamından yaklaşık 80 mühendisin projeye eşzamanlı katılım sağlayacağını öngörüyoruz.
EPC bütçesinin ise FEED fazı sırasında, 2023 yılı sonuna kadar oluşturulması planlanıyor. İşin Tekfen Taahhüt Grubu’na verilmesini takiben, detay mühendislik tasarımı için Tekfen Mühendislik’ten yaklaşık 150 mühendis eşzamanlı şekilde projeye dahil olacak. Tekfen İnşaat, mühendislik aşamasında ve daha da önemlisi tesisin inşaatı sırasında projenin yönetimini sağlayacak. Benzer şekilde, imalat aşamasında, Tekfen İmalat tesislerinin de yaklaşık 16-24 ay boyunca projede oldukça aktif rol alması bekleniyor.
Bu projenin Tekfen Mühendislik için önemi nedir? Projenin şirkete getirisi ne olacak?
FEED mühendisliği genel olarak detay mühendisliğine oranla daha yüksek kârlılığa sahip bir segment. Bu proje, petrol ve gaz piyasasında Tekfen Mühendislik ve çalışanlarının kapasitesi ve bilgi birikimi açısından bir referans oluşturacak. Proje, şirketin OSBL sistemleri bakımından ilk büyük projesi. Ayrıca, petrol ve gaz sektöründe oldukça saygın bir proses lisansörü olan UOP için ilk kez ISBL sistemleri tasarım yapıyor olması da önemli bir adım. Ayrıca bu proje, Tekfen Mühendislik’in diğer Grup Şirketlerine nasıl bir katma değer sağlayabileceğini gösterecek. Tekfen Taahhüt Grubu Şirketleri arasında daha kapsamlı ve akıcı bir iş birliği modeli oluşturmak, pazara ve potansiyel müşterilere iyi entegre olmuş ve büyük yatırım maliyetine sahip projeler gerçekleştiren bir kuruluş olduğumuzu göstermek açısından önemli bir adım olacak. Tekfen’i küçük ve orta ölçekli projeler için yetkin, uygun ve fiyat açısından rekabetçi bir alternatif haline getirecek. Entegre bir organizasyon olarak uluslararası pazarlara daha fazla nüfuz etmesini sağlayarak, global çaptaki en üst düzey yüklenicilerin şu anda büyük ölçüde hâkim olduğu bir pazarda talep payı oluşturacak.
Müşteri ve proje ortakları hakkında bilgi verebilir misiniz? Ayrıca, projeyi yeni iş birlikleri veya müşteri tabanını geliştirme açısından nasıl değerlendirirsiniz?
Son kullanıcımız NRC, Irak Petrol Bakanlığı tarafından doğrudan kontrol edilen ve birkaç küçük ölçekli rafineri işleten bir şirket. Bu projeyi başarıyla tamamlamak, NCR’ın işlettiği diğer rafinerilerden bazılarını geliştirmeye yönelik ek yatırım fırsatlarının ortaya çıkmasına yol açabilir. Ayrıca, bu projenin başarılı bir şekilde tamamlanması, Tekfen’e Irak Petrol Bakanlığı nezdinde daha fazla tanınırlık sağlayacak. Bu da Irak’ın farklı bölgelerindeki diğer petrol ve gaz projelerine davet edilmenin önünü açacak. Bu proje, pazardaki fırsatları bekleyen diğer yükleniciler karşısında Tekfen’i tercihli bir konuma getirebilir.
Bu projedeki müşterimiz ise, Irak’ta çok iyi bir geçmişe ve talep payına sahip, petrol, petrokimya ve gaz sektöründe saygın bir proses teknolojisi lisansörü olan Honeywell UOP. Bir süreç lisansörü olarak UOP, genellikle yeni projelerin geliştirilmesinden çok erken dönemlerinde haberdar olur. Ayrıca, UOP’nin büyüyen iş kollarından biri, uzak ve riskli bölgeler için ideal bir model olan, modüler bazlı proses teknolojisi çözümleri sunmak. Fakat UOP’nin kendi ekipman üretim ve modül imalat tesisi bulunmuyor. Bunun yerine, modüler tedarik işleri için, genellikle projenin coğrafi konumuna göre iş ortaklarıyla çalışmayı tercih ediyor. Tekfen Mühendislik, UOP ile 8-10 yıllık bir ilişkisi olan ve UOP organizasyonunun tüm seviyelerinde güven kazanmayı başarmış bir şirket. Bu da Tekfen’i Orta Doğu, Kuzey Afrika ve Sahra altı Afrika bölgeleri için öncelikli bir iş ortağı haline getiriyor.
Son zamanlarda bu bölgelerde, çoğu küçük ölçekli olduğu için üst düzey yüklenicilerin hedefi dışında kalan özel yatırım projelerinde bir artış izleniyor. Bu da Tekfen Mühendislik ve Tekfen Taahhüt Grubu’na, UOP ile iş birliği yaparak bu pazarlara daha fazla nüfuz etmek adına mükemmel bir fırsat sunuyor. Son olarak da şunu not düşmem gerekir ki, HMB’nin Tekfen Grubu’nun bir parçası olması, ek finansman ve uluslararası ve ulusal kredi kuruluşlarına erişim açısından önemli bir avantaj sağlıyor.
Bu proje Tekfen Mühendislik’in bundan sonraki projelerine nasıl bir katkı sağlayacak?
Öncelikle, bu proje Tekfen Mühendislik’in genel olarak ana şirkete ve Tekfen Holding’e karşı mali yükümlülüklerini daha iyi yerine getirmesine yardımcı olacak. Ek olarak, bu projenin, Tekfen Taahhüt Grubu’ndaki farklı şirketler arasında daha verimli bir iş birliği modeli geliştirmemize yardımcı olacağını düşünüyorum. Bu noktada Tekfen Mühendislik, bu gibi projelerde Tekfen İmalat ve Tekfen İnşaat için itici bir güç olacak; işlerin geliştirilmesine yardım edecek. Son olarak ve muhtemelen en önemlisi, bu proje Tekfen Mühendislik çalışanları için yepyeni bir deneyim olacak. Bu da, çalışanlarımızın hem mühendislik hem de çevreyle uyum ve beceri düzeyleri açısından, daha uluslararası bir ortamla tanışması ve yetkinliklerini geliştirmesi yönünde motive edici bir ortam yaratacak.
Öte yandan Tekfen Mühendislik için asıl zorluk, projenin sonuna yaklaşıldığında, çalışanlarına gelecekte eşit derecede zorlu bir iş ve büyüme fırsatları sunmak olacak. Bu nedenle, Tekfen Mühendislik yönetimi, yalnızca UOP ile değil, aynı zamanda diğer bazı tanınmış süreç lisansörleri ile de benzer fırsatları keşfetmeye ve geliştirmeye odaklanmaya devam ederek, çalışanlarıyla birlikte şirketin temel yetkinliğini, bilgi birikimini ve deneyimini korumaya yönelik bir yaklaşım sergilemeli.